1 Eylül 2013 Pazar

Sırbistan (Eurobasket 2013)

Ülke dağıldıktan sonra büyük Yugoslav mirasından en çok nasiplenen bağımsız oluşum Sırbistan, bir turnuvaya daha farklı bir jenerasyonla girme arifesinde. Pek tabii bunda sinir bozucu adledilebilecek 4 numaradaki sakatlık silsilesinin de etkisi var fakat Eurobasket'11 kadrosunun yarısı 'tercihen' bu yaz yok. Bu isimler yerine de nispeten daha genç ve potansiyelli oyuncular var. 2009'daki madalya başarısını tekrarlamak için fena bir yaz değil.

Hazırlık dönemine, önceki yazlardan 4 numara rotasyonunun demirbaşları olan Savanovic, Velickovic, Erceg, Macvan hatta Bircevic'in sakatlıklarıyla yeterince olumsuz başlayan Sırplar'ın, 4 numara özelinde hücumda bir spacing problemi çekeceğini öngörmek büyük bir tahmin olmazdı. Fakat Bjelica'nın 4 numaraya evriminin son fazında olması bu durumdan çok az etkilenilmesi konusunda büyük yarar sağladı. Bir dış oyuncuyken kazandığı şut, saha görüşü ve dribbling yetisini sertlik ve ribaund kazanırken kaybetmemek, pozisyon değişimi sırasındaki mükemmel senaryo olabilir. Yine de orada turnuvayı tek başına geçiremeyeceğini düşünürsek hazırlık dönemini sakat geçen Vladimir Lucic'in de bir şekilde takıma dönmesi bir bu kadar daha önem taşıyordu.

Hücumdaki bu spacing arayışının temel kaynağı da 5 numaradan istenen alçak post hareketliliği. Elde Nenad Kristic gibi Avrupa'nın en iyi alçak post skoreri varken pek tabii hayalcilik değil bu. Kristic'in skor bulması için her yolun denenmesi de elbette ki mübah. Son senelerde kadrolar değişse de hücumda top bir şekilde Nenad Krstic'le buluşuyor. Karşısında zeki bir savunmacı olmadığı sürece de durdurulması biraz zor. Krstic'i yedekleyecek isimler de yine bu profilde fakat birkaç gömlek düşük Rasko Katic ve Vladimir Stimac. Özellikle Katic'in bu yaşta milli takım yapması biraz sürpriz ama kesinlikle hak ettiğini gösterdi hazırlık döneminde.

Takımda ne kadar yıldız olsa da Ivkovic'in 3 numarada enteresan bir sihre sahip olduğu ortada. Daha önce Marko Keselj'den aldığı muazzam katkıyı bu yaz Nikola Kalinic'ten alacak gibi duruyor. Tabii Kalinic o kadar keskin nişancı değil fakat oyuna açlığı, takıma kazandırdığı sertlik ve mücadele gücü yadsınamaz seviyede. Pozisyonu için bayağı iyi ribaund'cu olması ise bir başka artı. Bu turnuva Kalinic'in podyuma çıkış fırsatı olabilir.

Ben yazıyı yetiştirmeye çalışırken gelen Teodosic haberi gidişatı biraz değiştiriyor yazıda ister istemez. Sakatlığına rağmen bu kadar istekli olması, her zamankinden farklı bir Teodosic izlememizi sağlayacaktı belki fakat turnuvaya yetişemeyeceği kesinleşmiş. Açıkçası 15 dakikası bile bu takımı net bir madalya adayı yapabilirdi. Görünen o ki, Teodosic'in yokluğunda Nemanja Nedovic'in patlayıcılığı ve Vasilje Micic'in saha görüşünü gözlemlemeye daha çok fırsat bulacağız. Özellikle de Micic'in nasıl bir potansiyele sahip olduğunu altyapı turnuvalarından daha çok takip edilen bir ortamda sergileyecek olması onun için çok daha büyük bir fırsat olacak. Son olarak da Stefan Markovic'in artık fazla radar altı seyreden oyununu yeterince görünür kılmak için ilk hamlesi bu turnuva olacak gibi bir his var içimde. Teodosic'in yokluğuna rağmen fazla şey vaadeden bir rotasyon.

Hazırlık dönemini verimli geçiren Sırplar, bu kadar eksiğe rağmen hala çok iyi takım. Teodosic-Lucic ikilisi onlar için madalya zikrini daha sık hale getirebilirdi fakat hala daha 'benim' diyecek takımı tokatlama ihtimalleri hiç düşük değil. İkinci tur grubundaki sıralamaları, turnuvanın sonundaki sıralamalarıyla fazlasıyla bağlantılı olacaktır.

0 yorum:

Yorum Gönder