27 Ağustos 2014 Çarşamba

Dünya Şampiyonası Takım Analizleri | Yeni Zelanda


2005'te değişen sistemin ardından kıta şampiyonasında formalite niteliğinde yer alan ve Avustralya'yla birlikte Dünya Şampiyonası'na otomatik katılım hakkı kazanan Yeni Zelanda, İspanya'da 5. şampiyona deneyimini yaşayacak. 1986'daki siftahlarının ardından 2002'de Pero Cameron önderliğindeki yarı final yürüyüşleri uluslararası arenada adlarını duyurmalarında en büyük etkendi. Sonraki organizasyonlarda da 2. tur sınırında kalmayı başardılar.

Yeni Zelanda'nın 2014 kadrosu 2 yıldır Türkiye'de forma giyen Kirk Penney haricinde yerel lig ve NCAA oyuncularının bir karışımı gibi. Koç koltuğunda ise uzun süre Tab Baldwin'in asistanlığını yapmış, milli takımda 9. senesine giren Nenad Vucinic bulunuyor. Takımla ilgili notlara geçecek olursak;

- Her şeyden önce kadroda net bir 'pota altı oyuncusu' olmadığını belirtmekte fayda var. 2.10'luk Rob Loe'nun süresinin sınırlı olduğunu ve takımın düzenlerinde pek bir yeri olmadığını hesaba katarsak Yeni Zelanda'nın kağıt üzerinde bir uzun eksikliği yaşadığını öngörebiliriz. Nitekim hücum sistemleri bu dezavantajın üstünü kapacak bir şekilde işliyor. Hızlı, akıcı bir pas trafiğinin olduğu; sahada 4-5 pozisyonunda yer alan isimlerin de fazlasıyla hareketli olup bu trafik içinde ciddi rol aldığı bir sistemi uygulamaya çalışıyorlar. Yeni Zelanda hücumları topun herkesin eline değdiği, topsuz oyuncuların oldukça aktif olduğu, 1-5 pick&roll'ü yerine backcut, deepcut ve curl-cut'ların yoğun yapıldığı bir görüntüde. Bu düzene oyun kurucusundan uzununa dek bütün isimlerin dahil olması karşı taraf için ciddi bir eşleşme sorununu da beraberinde getiriyor elbette. Rakibin uzunlarıyla eşleşecek Vukona, Frank, Fotu gibi isimlerin boyalı alandan çok üçlük çizgisinin dışında topla buluşması, birbirlerine sıkça ikramda bulunabilecek saha görüşüne sahip olmaları rakiplerinin dengesini bozacaktır muhtemelen.

-İşin savunma tarafında ise karşı tarafı yoran bir tarzlarının olduğunu söylemek lazım. Genellikle fiziki olarak kendilerinden daha üstün (özellikle pota altında) rakiplerle karşılaştıkları için bu handikaplarını agresif olmaya çabalayarak kapatmaya çalışıyorlar. Bitmek bilmeyen enerjileriyle karşılarındaki takımı canından bezdirmeleri olası. Ancak ne olursa olsun dominant bir uzunun yer aldığı ekiplere karşı ağır sıkıntı yaşayacaklarının altını çizmekte fayda var, bu durumun örneğini Litvanya karşısında Valanciunas'la yaşadılar. 5 numara postta topla buluştuğunda double team deniyorlar ve sıkça faule başvuruyorlar ancak bunların durdurucu etkisi sınırlı. Aşırıya kaçacak faul dozunun 4-5 rotasyonunda problem yaratacağı da bir gerçek, yine örneklerini hazırlık maçlarında tecrübe ettiler. Şanslılar ki gruplarında böylesi bir uzuna sahip takım, ABD'yi bir kenara koyarasak, yok.

-Uzunlardan bahsetmişken ribaund konusundaki ilginç detaya da değinmek gerek. Fiziki dezavantajlarına rağmen ribaundlarda istisnasız her maç istatistik kağıdında minimum +10'luk bir üstünlükle karşılaşıyoruz, bu departmana ayrı bir konsantrasyonla yaklaştıkları çok açık. Hücum ribaundlarından ve dolayısıyla 2. şans
sayılarından çok ekmek yediklerini ekleyelim.

-Bu takımın ana hücum silahı Kirk Penney. Penney'nin oyuna getirilerini, olağanüstü bir şutör olduğunu zaten biliyoruz. Büyük ihtimalle şampiyonada abartılı olmayan bir FGA ile yüksek yüzdeler yakalayarak takımın en skorer ismi olacak. Vucinic'in Yeni Zelanda'sı da ondan maksimuma yakın verim alma konusunda gayet iyi iş çıkarıyor.  Rahat şut imkanı bulabilmesi için birden fazla oyunları mevcut, en göze çarpanı 4 numaranın üç sayı çizgisi etrafında Penney'le yaptığı hand-off screen. Savunmayı Penney üzerinde yoğunlaştırıp, boyalı alanda rahat bitirilen pozisyonlara da sıkça rastlıyoruz Yeni Zelanda hücumunda.

- Top kayıplarındaki abartılı rakamlar Yeni Zelanda'nın eksi hanesindeki notlardan. Bu top kayıpları çoğunlukla direk fast-break zemini hazırlayan türde olmuyor ancak 23-24 dolaylarında gezinen ortalama uzun vadede tehlikeli olabilir. Asist/top kaybı oranında 0.6 gibi oldukça kötü bir rakamda gezindiler hazırlık maçlarında.

-Hücuma hızlı çıkma alışkanlıkları var. Ribaundu çeken her ismin topu yarı sahaya taşıma özelliğinin olması bu konuda ellerini güçlendiriyor.  Sete set noktasına gelmeden, bu tip işleri kolaylaştıracak fırsatları kovalıyorlar.

- Penney'nin haricinde bireysel olarak bahsetmemiz gereken iki isim var: Tai Webster ve Mika Vukona. Koç Vucinic 2 sene önce Webster'a olimpiyat elemelerinde şans vermişti ve bu şampiyonada da ilk beş PG görevini üstlenecek '95 doğumlu oyuncu. Tempoyu arttırma konusunda başı çeken isimlerden, şut tehditi açısından Lindsay Tait ile birlikte Penney'nin en büyük yardımcılarından. Penetre üzeri bitiriciliği de gayet sağlam. Vukona ise Yeni Zelanda'nın undersized uzunlarının ön plana çıkan ismi. Hücumda en aktif rollerden birine sahip, kalburüstü bir orta mesafe şutu var ve oyun sıkıştığında sorumluluk alması muhtemel oyunculardan biri.

Beklenti: Sadece bu şampiyonanın değil belki de son yılların en ilginç gruplarından birinde bulunuyorlar. ABD'nin ardından 2-6 sıralaması yapmak oldukça güç. Normal bir grupta yer alsalar senaryoları büyük ihtimal dördüncülük ve 2. turda veda olacaktı ancak burada kendilerini Litvanya'dan kaçırmak için bir şansları var.

0 yorum:

Yorum Gönder