galatasaray etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
galatasaray etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

11 Ağustos 2014 Pazartesi

Galatasaray Ender'i Takımda Tuttu

Gelecek sezon için hala hiçbir resmi açıklama yapmayan Galatasaray, iç transferde daha önce anlaşamadığı Ender Arslan ile de el sıkıştı.

Son üç sezonda Galatasaray forması giyen 31 yaşındaki oyun kurucu bu dönemde iki Euroleague sezonu, biri şampiyonlukla biten iki TBL finali gördü. Sözleşmesi biten bir diğer isim Cenk Akyol ile henüz nlaşma sağlanamamış durumda.

31 Ekim 2013 Perşembe

Alain Digbeu Galatasaray'da

Ümitler Ligi/A2 Ligi gibi konular için en istekli ekiplerin başında gelen Galatasaray, Alain Digbeu'yu altyapıda Bireysel Gelişim ve A2 Takım Antrenörü olarak göreve getirdi.

38 yaşındaki Digbeu Lig TV'de yorumculuk görevinde de bulunuyordu.

25 Eylül 2013 Çarşamba

Sassari: 76 - Galatasaray Liv Hospital: 70 (Hazırlık Maçı)

Sassari'nin sezon açılışı maçında rakibine konuk olan Galatasaray Liv Hospital, normal süresi 61-61 biten karşılaşmayı 76-70 mağlup tamamladı. Maçın istatistikleri şu şekilde:

Sassari: Green M., Fernandez 2, Green C. 24, Devecchi 10, Sacchetti T., Johnson 7, Sacchetti B. 3, Reinholt, Diener D. 14, Vanuzzo, Tessitori 4, Thomas 12. Allenatore Meo Sacchetti

Galatasaray Liv Hospital: Zoran Erceg 7, Gordon 13, Cenk Akyol 16, Furkan Aldemir 8, Milan Macvan 2, Carlos Arroyo 10, Sinan Güler 0, Ender Arslan 10, Ersin dağlı 4.

13 Eylül 2013 Cuma

BOTAŞ-Galatasaray Gerginliği Sürüyor

TKBL takımlarından Botaş'ta yönetim, '99 doğumlu oyuncuları İnci Güçlü'nün Galatasaray'la antrenmana çıkmasına tepki gösterdi.

Kulüpten gelen açıklama şu şekilde; "Altyapımızdaki başarılarıyla kadın basketbolunun yıldızı olan ve tüm kulüplerin dikkatini çeken sporcularımıza zaman zaman yapılan ve etik olmayan teklifler kulübümüzü derinden üzmektedir. Galatasaray'ın lisanslı oyuncumuz İnci Güçlü'ye ilişkin etik olmayan davranışı da yine bu örneklerden biridir. Transferi gerçekleşmemiş ve halen kulübümüzün lisanslı oyuncusu olmasına rağmen Galatasaray'ın oyuncumuzu idmanlara çıkarmasına bir anlam verememekteyiz. Altyapısına büyük yatırım yapan bir kulüp olarak halen lisanslı oyuncumuz olmasına rağmen Galatasaray'ın idmanlarına çıkan İnci'ye Türkiye'nin en gözde kolejlerinden birinde burslu olarak eğitim imkanı sunmamıza karşın bugün böyle bir davranışa maruz kalmak rahatsız edicidir. Kadın basketbolunun geleceği açısından olumsuz örnek teşkil edecek bu tür yolları açmamalarını Galatasaray dahil olmak üzere tüm kulüplerimize öneriyoruz."

9 Eylül 2013 Pazartesi

Murat Özyer Röportajı (Basketfaul)

Galatasaray Basketbol Şube Sorumlusu Murat Özyer, Basketfaul dergisine kapsamlı bi röportaj vermiş.

Şampiyon bir takımın koçuyken daha üst düzey bir organizasyonda yöneticilik pozisyonuna geçmekten memnun musunuz? Neden böyle bir tercih yaptınız?
Bu durum köklü ve beni heyecanlandıran bazı konuları da kapsayan bir değişiklik oldu aslında. Başkanımız Ünal Aysal önderliğinde Galatasaray Spor Kulübü’nde yeni bir yapılanmaya gidilmesi ve Türk Sporu’ndaki ilklerden birinin olması beni heyecanlandıran en temel sebeplerden. İcra Kurulu Başkanımız Lütfi Arıboğan’ın da bu yapılanmanın başındaki insan olması ve onun bu konuda bana bu yöneticilik görevini teklif etmesi de hızlı karar vermemde önemli rol oynadı. Ülkemiz basketbolunda yöneticilik yapan kişiler genelde antrenörlük tecrübesi olmayan kişilerdi. Son dönemlerde Aydın Örs, Tolga Öngören, Çetin Yılmaz ve Nur Germen gibi basketbol kökenli insanların böyle görevleri oldu ve devam edenler de var. Teknik anlamda tecrübesiz olup, direkt yönetici olmanın organizasyonun hızlı ve sağlıklı ilerlemesi açısından doğru olmadığını düşünmüştüm, böyle bir teklif gelince de başka şeyleri düşünmeden bu görevi kabul ettim. İşin içinde sarı-kırmızı renklerin olmasının da tabii önemli olduğunu söylemem lazım.
Bence basketboldaki zevk sıralaması şöyle oluşuyor: En zevklisi, en kolayı ve en heyecanlısı oyuncu olmak; maç bitince hemen hayata adapte oluyorsun. İkincisi koç olmak; güne hemen adapte olamasan da 1 - 2 gün içinde hayata girebiliyorsun. Yönetici olunca 7 gün 24 saat çalışmak zorunda kalabiliyorsun ve normal hayata dönmek hiç de kolay olmuyor...

Ahd-e vefa, pozitif ilişkiler, saygın bir kimlik ve bu koza etrafında örülen bir yapınız var. Projeci kimliğinizi de biliyoruz. İleriye yönelik yatırımlarınızı hem şahıs, hem de kulüp bazında nasıl değerlendirirsiniz?
Dünyanın en önemli kulüplerinden birinde çalışınca proje üretmeyi istemek o kadar kolay olmuyor. Çünkü çok seçici olmanız, ince eleyip sık dokumanız lazım. Bir takım ilkleri görevim sırasınca yapmak istiyorum. Önemli bir adım ile, bir sosyal sorumluluk projesiyle işe başladık. Deprem bölgesindeki arkadaşlara destek olup vizyon kazandırmak adına onlarla beraber olduk. Şimdi Euroleague platformunda da bu süreci devam ettirmek istiyoruz. İkincisi, çocuklara yönelik bir projemiz olacak. Netleşmediği için detaylı bahsedemeyeceğim ama umuyoruz güzel bir proje olacak. Altyapı ile ilgili de çok önemli bir projemiz var. Farklı bir eğitim sistemiyle farklı bir yaklaşıma girmek istiyoruz.
Bunun dışında Galatasaray’da 23 sene sonra gelen şampiyonluk, Euroleague’e katılmak ve orada sürekli kalmak için A Lisansı alıp müdavimi olmak için de hamlelerimiz var. Bu bir proje olmasa da hedeflerin başında yer alıyor. Galatasaray isminin olduğu yerde doğal olarak yüksek hedefler vardır, her şeyin en iyisini yapıp zirveye oynamanız gerekir; bu da hem sosyal, hem teknik, hem de idari anlamda yoğun çalışma gerektiriyor.

Anrenörlük ile tanınan bir isimsiniz, bir gün yeniden o pozisyona döner misiniz?
Yöneticilik için yaşımın genç olduğundan bahsediliyor. Ülkemizde genç kavramının ucunun nereye gittiği belli değil. Ben şu an kendi sektörümün içinde pozisyon değiştirdim ve daha önce bu tip görevlerde olanların birçoğu ilk fırsatta antrenörlüğe döndü. Fakat bu görevi aldıktan sonra bir daha dönmeyenler de oldu. Devamlılığın kendi adıma ve Türk Basketbolu için önemli bir şey olduğunu düşünüyorum. O yüzden yöneticilik vasıflarımı geliştirip bu konuda en iyisi olmak istiyorum. Üniversite eğitimimde İşletmecilik okudum ve Davranış Bilimleri’nde Yüksek Lisans yaptım ama antrenörlük nedeniyle, Galatasaray’da Mehmet Baturalp’in yardımcısı olduğum dönemde Yüksek Lisans eğitimimi yarıda bırakmam gerekti. Akademik kariyerin de işin içinde olması gerektiğini düşünüyorum. Yine de, akademik olarak neyi öğrenirseniz öğrenin, salonun tozunu yutmadıysanız, o topu çemberden geçirmediyseniz ya da geçirilmesini sağlamadıysanız bir takım şeyler eksik kalıyor. Çünkü kitaplarda yazılanlar dışında insan ilişkileri ve duygular da var. Tabii ki bire bir yaşarken anlık çözümler üretmeniz de gerekebiliyor. Ani reaksiyon verebilmek basketbolun her kısmında var ve kitaplarda yazmayan olay işte bu. Öğretilmeyen şeylere de cevap vermeniz gerekiyor. İyi bir yönetici olabilmek için akademik kısmın yanında basketbolun içinde de yaşamanız lazım diye düşünüyorum. İnsan ilişkilerini doğru düzenlemeyi ve ani reaksiyonlara cevap verebilmeyi iyi yöneticiliğin en önemli kriteri olarak düşünüyorum.

Maçları koç olarak izleme alışkanlığını kaybetmek çok zor olsa gerek, şu anki pozisyonunuzda maçları nasıl izliyorsunuz?
Koçken banttan daha çok maç izliyordum. Şimdi yöneticiyken bazen maçları bile izleyemediğim oluyor. Ama antrenör gözüyle izliyorum, çünkü onun bana diğer yöneticilere karşı bir avantaj olduğunu düşünüyorum. Koçlarla sohbet ederek, gündemi takip ederek o yönümü kaybetmek istemiyorum. Hem Ergin Ataman, hem Ekrem Memnun, her iki koçumuz da kendi bölümlerinde Avrupa Basketbolu’nun en önemli koçlarından ikisi. Çok değerli insanlar, bilgi ve deneyim olarak üst düzey koçlar. Ben bir karar aldım ve onlar bana bir konuda fikir sormadıkları sürece bir yorumda bulunmuyorum, çünkü koçların rahat çalışabilmeleri için onlara tampon bölge oluşturulması gerektiğini düşünüyorum. Basketbol kamuoyunun bildiği üzere iki tane liderimiz ve onların kendi ekipleri var. Basketbol konuştuğumuz zamanlar sadece ve sadece onların benimle konuşmak istediği zamanlar oluyor.

Eşiniz Derya Özyer ile daha önceleri aynı kulüplerde beraber çalışmıştınız, şimdi amiri durumundasınız. Evde “Murat”, işyerinde “Murat Bey” olmak nasıl bir duygu?
Evliliğin ilk yıllarında olsaydık belki farklı konuşurduk da, 40’lı yaşları geçen insanlar olarak artık bu konuları rahatlıkla çözebiliyoruz. Biz aslında bu meslekleri seçerken başka şehirlerde olmayı bile göze almıştık, fakat Allah’a şükür ki şu ana kadar hep aynı şehirlerde olduk. Ayrıca Galatasaray’a Derya’nın benden 3 hafta önce gelmiş olması evde de esprilere yol açıyor…

Sosyal medyada özellikle Karşıyaka ve Fenerbahçe ile ilgili konularda tepki çeken paylaşımlarınız oldu. Bu bir refleks mi, yoksa kurgu muydu?
Buna bir isim vermek zor çünkü görevim devam ediyor. Daha önce de söylediğim gibi, o güne kadar ki profilimde agresiflik çok azdı. Galatasaray’daki görevime başladığımda Basketbol Federasyonu Genel Sekreteri ile görüştüm; farklı bir yönetici tipi olmak istediğimi, çözüm üretmek istediğimi söyledim. Takımımız ve camiamız için koruma yapacak tavıra, bilgiye, agresifliğe sahibim, ancak normal tipolojinin içinde olmak istemiyorum diye belirtmiştim. Ama ortamın bu şekle gelmesi ve antrenörleri korumak adına belirli çıkışlarım oldu ve bu çıkışlarımda haklı olduğumu düşünüyorum. Bir daha olur mu bilmiyorum, çünkü rakiplerimizin işi buraya getirmeyeceğini düşünüyorum. Bu ortamın bu şekle gelmemesinin bir ayağı da bu organizasyonu idare eden kurum olan Türkiye Basketbol Federasyonu. Verilen cezalarda eşitlik sergilenir, organizasyonun disiplinli bir şekilde yürütülmesini sağlanırsa bir sorun çıkacağını sanmıyorum. Dediğim gibi; ben çözüm odaklı bir insanım, çünkü günümüz ilişkilerinde öyle olmak gerekiyor ve pozisyonumda bunu gösteriyor. Ancak yine benzer yaklaşımlar olursa benzer reaksiyonu göstermemek için sabırlı olurum, ama kimse de bizi zorlamasın. İki ayağımıza birden basılmamalı ve hareket etmemiz engellenmemeli.

Galatasaray’ın altyapıdan yukarıya pek oyuncu çıkaramadığı bilinen bir gerçek. Bu konuda bir çalışmanız var mı, üst düzey oyuncu yetiştiriciliği konusunda daha pozitif bir yaklaşım olacak mı? 
Bunu yapmayı çok istiyoruz. Göksenin Köksal Milli Takım oyuncusu, keza Doğukan Sönmez de öyle. Yine genç jenerasyondan bize gelen sözleşmeli oyuncularımız olan Sertaç Şanlı ve Can Korkmaz için bir proje başlattık ve onları oynayabileceği takımlara yönlendirdik. 76’lı jenerasyona uygulandığı gibi Ümitler Ligi kurulabilir. Bu yaklaşımın daha sağlıklı olacağını düşünüyorum. Hem erkeklerde, hem de kadınlarda altyapıdan gelen oyuncular olacak, ama ne olursa olsun şampiyonluk kalibrasyonuna sahip bir takıma girebilecek oyuncuların bir yerde en az 1 - 2 sene pişmesi gerekiyor. Bu süreçte doğru yapılanmaya gidilmesi lazım. Medyada Genç Milli Takımı tebrik ederken, bu altın madalyanın o oyunculara, o çocuklara basketbol oynama imkânı verilmesi için kullanılması gerektiğini söylemiştim. Onlar şu an bir çıkmaz sokakta ve ne yapıp ne edip onları kurtarmamız lazım.

Lig organizasyonunu nasıl buluyorsunuz? 
Türkiye’de çok daha iyi yapılabilir bu organizasyon. Orada görev alan arkadaşların iyi çalıştıklarını biliyorum ama belki de ortam izin vermiyor. Federasyon Milli Takım’a yoğunlaştığı için belki de lige istenen önem verilmiyor. Ağustos’un sonunda Lig Kurulu yapılıyor. Kulüpler Birliği belki de yeniden denenmeli, çünkü Avrupa’nın diğer liglerinde genelde ligi Kulüpler Birliği yönetiyor, bizim de artık bu adımı atmamızın zamanı geldi. Turgay Demirel Federasyonu’nun büyük bir tecrübesi var dediğim gibi daha çok Milli Takımlara yoğunlaştırmış durumdalar. Kadın ve Erkek Ligleri’nin Federasyon temsilcilerinin de içinde olduğu Kulüpler Birliği tarafından yönetilmesinin daha doğru olacağını düşünüyorum. Kulüpler Birliği’nin yönettiği liglerle aramızda büyük bir fark var, onu ancak böyle kapatabiliriz.

11 Ağustos 2013 Pazar

Burçin Badem: Halil Demirbilek'in Yanındayız ve Haklarını Savunacağız

Galatasaray ve Botaş arasında yaşanan İnci Güçlü gerilimi üzerine Galatasaray Spor Kulübü Basketbol Akademisi Genel Menajeri Burçin Badem konuyla ilgili açıklamalarda bulundu.

Botaş Menajeri Abdullah Kutlu'nun açıklamalarına vurgu yapan Badem'in ifadeleri şu şekilde:

Botaş Kulübü Menajeri Sayın Abdullah Kutlu, çeşitli internet sitelerine verdiği demeçlerde kulübümüz ve çalışanlarımıza karşı terbiye ve saygı sınırlarını aştığı için konu hakkında kamuoyunu bilgilendirme gereksinimi doğmuştur.

Nisan 2013'te Galatasaray Spor Kulübü Basketbol Şubesi Altyapı Direktörü olarak telefonla Botaş Kulübüne transfer için bir teklifte bulundum. Haziran ayında Sayın Abdullah Kutlu ile bir araya geldik ve toplantı yaptık. Bu toplantıda Güçlü ailesinin İstanbul'a gelmeye karar verdiğini, bizim İnci Güçlü'yü alt yapımıza transfer etmek isteğimizi ve Botaş Spor Kulübü 'ne yetiştirici olarak bir bonservis bedeli belirlemesi konularını kendisine ilettim. Konunun kısaca kronolojisi budur.

Ayrıca, Yıldız Kız Milli Takım ve kulübümüzün küçük kız takımı baş antrenörü, yeni neslin en çalışkan antrenörlerinden Sayın Halil Demirbilek için kamuoyu önünde ve kapalı kapılar arkasında yaptığı karalama kampanyasında değerli antrenörümüzün yanında olduğumuzu ve haklarını savunacağımızın bilinmesini isteriz.

Sayın Kutlu'ya Türkiye Kadınlar Basketbol Ligindeki tüm kulüplerin A Kadın takımlarının misyon ve vizyonlarını belirlemeye "henüz" haddi olmadığını hatırlatırız. Alt yapıdan gelen oyunculara verdiği önemi öne çıkaran bir kulüp menajeri olarak bu sezon devşirme oyuncu kullanarak sahada sadece 1 Türk oyuncu ile oynayacak olmalarını da bu noktada kamuoyunun görüşüne bırakmak istiyoruz.

Bununla beraber Galatasaray Spor Kulübü'ne ve çalışanlarına karşı saygı ve terbiye sınırlarını aşmamasını kendisine önemle tavsiye ediyoruz.

1 Ağustos 2013 Perşembe

Galatasaray'da Şebnem Kimyacıoğlu Kalıyor

Geçtiğimiz sezonun TKBL finalisti olan ve gelecek sezon için bütçeyi küçülten Galatasaray, iç transferde Şebnem Kimyacıoğlu'yla anlaştı.

30 yaşındaki Kimyacıoğlu 1 sezon daha Sarı-kırmızılı ekipte forma giyecek.

24 Temmuz 2013 Çarşamba

Galatasaray Liv Hospital Sinan Erdem'de

Beko Basketbol Ligi şampiyonu Galatasaray Liv Hospital'in gelecek sezon maçlarını oynayacağı salon belli oldu; Sinan Erdem Spor Salonu.

Türkiye Ligi ve Euroleague maçlarında locaları bulunan bu salonu kullanacak olan Sarı-kırmızılıların kadın takımının maçlarını nerede oynayacağı ise henüz kesinlik kazanmadı. Ancak Murat Özyer dün twitter'dan geçtiği bilgiyle Ekrem Memnun ve ekibinin Sinan Erdem'de olmasının şimdilik ihtimal dışı olduğunu belirtti.

14 Temmuz 2013 Pazar

Jawai'de Pürüz

Daha önceden Galatasaray'la anlaştığı belirtilen oyuncuyla görüşmelerde sorun çıktığı ve Barcelona'nın tekrar devreye girdiği belirtildi. Bu durumda Sarı-Kırmızılıların yüksek bonservis istenmesine rağmen Maciej Lampe veya Paul Davis'i kadroda düşündüğü konuşuluyor.

5 Temmuz 2013 Cuma

Ekrem Memnun: Kadrodaki Oyuncu Sayısını Azaltacağız

Euroleague Women'da grupların belli olmasının ardından Galatasaray baş antrenörü Ekrem Memnun kurayı ve gelecek sezon takımın nasıl yapacağını GS TV'ye değerlendirdi.

Memnun'un açıklamaları şu şekilde:

- Grup aşağı yukarı aynı takımlardan oluştu. İki takım dışında yine geçen seneki gruba düştük. Şu aşamada sadece Prag'ın güçlü bir takım kurmaya çalıştığını biliyorum. Diğer takımların nasıl kadro oluşturduğunu bekleyip görmemiz lazım. Geçen yıl ikinci sırada üst tura çıkmıştık. İyi bir kura olduğunu söyleyebilirim.

- Kadromuzda bir takım değişiklikler yapmak istiyoruz. Bunlar duyuldu zaten. Takımımızı gençleştireceğiz ve rotasyonu biraz küçülteceğiz. Geçen yıl 15 oyuncuyla yola çıkmıştık, bu yıl bu sayıyı düşüreceğiz ama hedeflerimizde bir değişiklik olmayacak. 

- Daha genç, daha aç bir takım kurmak istiyoruz. Kontratı devam eden oyuncularımız zaten bizimle olacak. Bir yerli transferimiz daha olabilir. Görüşmelerimiz devam ediyor. Bir takım oyuncularla görüşmelerimiz sürüyor. Yakın zamanda her şey tamamen netleşecek.

Kadınlar Euroleague'te Gruplar Belli Oldu

Bu yıl Kayseri Kaski'nin de katılımıyla 3 takımla temsil edileceğimiz Kadınlar Euroleague'te kura çekimi gerçekleştirildi. 20 takımın 3 ayrı gruba ayrıldığı kura çekiminde temsilcilerimizin rakipleri şu şekilde oluştu:

A Grubu: UMMC Ekaterinburg - Tango Bourges Basket - Good Angels Kosice - Famila Schio - UNI Györ - Kayseri Kaski
B Grubu: Fenerbahçe - Rivas Ecopolis - Wisla Can-Pack Krakow - Nadezhda Orenburg - UE Sopron - BK IMOS Brno - Lattes Montpellier
C Grubu: Sparta&K MR Vidnoje - Perfumerias Avenida - Galatasaray - CCC Polkowice - USK Prague - WBC Novi Zagreb - Kibirkstis VICI-IKI Vilnius

Sezon 6 Kasım'da oynanacak maçlarla başlayacak.

2 Temmuz 2013 Salı

Murat Özyer Röportajı (Basketdergisi)

Euroleague Women'da son sekize kalan ve TKBL finalisti Galatasaray'da Kadın Basketbol Takımı'nın geleceği hakkında Sarı-kırmızılıların Basketbol Şube Sorumlusu Murat Özyer, Basketdergisi'ne verdiği röportajda önemli açıklamalarda bulundu.

 - Gelecek sezon Galatasaray Kadın Takımı’nda ne gibi değişiklikler olacak? 

 Murat Özyer: Kontratlı olan oyuncularımız kalıyor. Bu sezon, geçen sene sakatlığından dolayı faydalanamadığımız Nevriye Yılmaz, milli takımda yine iyi bir şampiyona geçirdi. Bu bizi umutlandırdı. Dolayısıyla Nevriye’ye yeni bir transfer gibi bakıyoruz. Altyapımızdan yetişen Yasemen Saylar ile kontrat yeniledik. Bütün sezon boyunca hem performans hem de profesyonellik açısından çok güzel örnekler sunan Şaziye İvegin ve Şebnem Kimyacıoğlu ile ekonomik konularda aynı noktalara gelemediğimiz için anlaşamadık. Bizle beraber olmalarını çok istedik. Sancho Lyttle ile Alba Torrens’in kontratları sürüyor ve bizimle olacaklar. Sylvia Fowles ve Ann Wauters’ın kontratları bitti. Özellikle Ann Wauters istediğimiz bir oyuncuydu ama teklif ettiğimiz rakamları kabul etmedi. Bu nedenle gitmek durumunda kaldı. Gülşah Gümüşay da kiralık olarak başka bir takımda oynayacak.

 - Yeni transferler konusunda gelişmeler var mı? 

 Murat Özyer: Daha önce Galatasaray forması giyen Esra Şencebe’yle sözleşme imzaladık. Texas A&M Üniversitesi’nden mezun , bu sene WNBA draft’ında 5. sıradan New York Liberty trafından seçilen Kelsey Bone’u renklerimize bağladık. Onun bizle beraber önemli bir çıkış yapıp önümüzdeki senelerde Avrupa’da 5 numara pozisyonuna damga vuracağını düşünüyoruz. Bir yabancı oyuncu daha alacağız. 2 ve 1 numara oynayabilen skorer özellikli bir oyuncu olacak. Buradaki alternatifler şöyle… Dinamo Moskova’lı Kristi Tolliver, şuanda Los Angeles Sparks’ta oynuyor. Geçen sezonu bizimle tamamlayan Lindsay Harding ve yakından tanıdığımız Penny Taylor. Şaziye ve Şebnem’den boşalan 2-3 numaralı pozisyona bir Türk oyuncu alarak transferi tamamlayacağız. Burada önceliğimiz Begüm Dalgalar.

 - Mersin BŞB’den Zellous ile anlaştığınız yönünde bazı dedikodular vardı. İlginiz sürüyor mu? 

 Murat Özyer: Sezon bittikten sonra oyuncunun menajeriyle yaptığımız görüşmede Zellous’ın Euroleague takımında oynamak istediğini söyledi. Biz de oyuncu da önümüzdeki sene beraber çalışmayı istedik, ancak Zellous’ın geçen seneki takımı Mersin BŞB ile anlaşma sağlayamadığımız için başka isimlere yöneldik.

 - Yabancı kontenjanı için eleştirileriniz vardı. Kuralı nasıl değerlendiriyorsunuz? 

 Murat Özyer: Basketbol Federasyonumuz geçen sene belirleyip dağıttığı yönetmeliği değiştirerek 2 artı 1 olarak resmileştirdiği yabancı kuralını yeniden 3 artı 1 olarak devam ettirdi. Buradaki çarpıcı olan şey; yönetmeliklere yazılmış olan kuralın uygulanmadan değişmesi... Şimdiki altın kızlarımızın yetiştiği jenerasyonun şartlarını, sonraki jenerasyonlara sağlayamadık. Basketbolun unsurları olarak bu imkanı bundan sonraki jenerasyona verememiş olduk. Ayrıca ,2013-2014 sezonunda uygulanması kararlaştırılan 2+1 yabancı kuralına göre bizden önceki yönetici arkadaşlarımız Türk oyuncularımızla uzun süreli ve yüksek kontratlar yapmışlar. Basketbol Federasyonumuzun uygulayacağını söylediği ama uygulamadan değiştirdiği kurala göre doğru da yapmışlar. Fakat bugüne geldiğimizde yabancı kuralında 2+1 den , 3+1 ‘e dönülmesi bütçe anlamında basketbol şubemizi oldukça mağdur etti.

 - Yeni yönetmelikte dikkat çeken bir madde de iki devşirmenin aynı anda takımda bulunabilmesi. Bunu nasıl görüyorsunuz? 

 Murat Özyer: Evet, değişen maddede iki devşirme aynı takımda bulunabiliyor. Şu anda bu kuraldan faydalanacak tek takım var. O da Quanitra ve Nevlin’i takımında bulunduran Fenerbahçe. Bu kuralı sezon öncesi toplantıda ben direk olarak başkan Turgay Demirel’e sordum. O toplantıda Ali Özsoy, Jülide Sonat, Ayhan Özgümüş, Murat Tümer’le birlikte kulüp temsilcileri de vardı. Sayın Başkanımız Turgay Demirel bu kuralın kesinlikle olmayacağını ve her takımda sadece 1 tane alt yapılardan yetişme zorunluluğu olmayan (Türk A Milli takımında oynamış devşirme) söyledi. Ben aynı soruyu 2 kez sordum ve yine kesinlikle olmayacağını söyledi. Anlaşılan, sonradan verdiği sözden geri dönmek durumunda kalmış.. Şaşkınlık verici

1 Temmuz 2013 Pazartesi

Beşiktaş'ta Koç Arayışlarına Taraftarın Bakışı

Beşiktaş'ta son günlerde yaşanan gelişmeler sonrasında yöneticilik pozisyonuna geçen Erman Kunter'in yerine 4 koldan antrenör arayışları devam ediyor. Erman Kunter'in dün yaptığı açıklamada sadece yerli koçlarla değil yabancı koçlarla da ilgilendiği ortaya çıktı Beşiktaş'ın.

Yabancı koçlarla ilgili fikir üretmek çok mümkün değil sadece İvanovic'in ismi dolaşıyor ancak yerli koç adaylarına baktığımızda önemli isimler mevcut. Karşıyaka'da çok iyi bir sezon geçiren Ufuk Sarıca, daha önce Beşiktaş'ın zor günlerinde kulübü ayakta tutmaya çalışan Burak Bıyıktay, kulübün altyapısından yetişmiş ve Türkiye'nin en önemli antrenörlerinden Ahmet Kandemir bu isimlerden bazıları.

Ancak bjkbasket.com sitesinin yaptığı ve yaklaşık 950 kişinin katıldığı ankette sürpriz bir isim öne çıktı. Katılımcıların %30'u Ufuk Sarıca'yı,  %19'luk bölüm Orhun Ene'yi baş antrenör olarak görmek istiyor. Esas sürpriz ise şampiyon kadronun asistan koçluğunu yapan Yağızer Uluğ'un baş antrenör olarak göreve gelmesini isteyenlerin oranının %18 ile kamuoyunda konuşulan diğer koçlardan öne fırlaması. Hatırlayacağınız gibi Beşiktaş'ın şampiyon olduğu sezonda Ergin Ataman'ın defalarca övgüsüne mazhar olan, Beşiktaş'ta önemli görevlerde bulunmuş Yağızer Uluğ'ya taraftarın gösterdiği bu ilgi bakalım yönetim ve Erman Kunter kanadından nasıl bir yanıt bulacak?

Not:  Yağızer Uluğ şu anda Galatasaray A Takımının sözleşmeli antrenörü.